27 Ağustos 2010 Cuma

Yorgunum Dostlarim...

Yorgunum dostlarim, yorgunum artik. Vefasiz yillara darginim artik a dostlar. Kolum tutuldu, sag omzum iptal, kanal tedavisi yaptirdigim disim iltihap kapti. Ben Hong Kong'dayim ve sigortam yok. Susuyorum, bazen susmak gerekiyor, susmaktan biktim. Biktimmmmm diye ciglik atmak istiyorum. Sanki bir ciglik alip goturecekmis gibi herseyi, sanki bir ciglik icimdeki nefreti, ofkeyi, darginligi, umitsizligi alip goturecekmis gibi. Sanki bir sinir krizi gecirsem, sovsem, savsam, aglasam, cigrinsam, hersey geride kalacak gibi. Firtina oncesi sessizlik bu, onu da biliyorum. Bir adim gerisindeyim isyanin, cinnet gecirmenin...Sadece bir adim. Belki de coktan astim o siniri, bilemiyorum. Cok canim aciyor cok!

Savruluyorum, sadece savruluyorum ordan ora. Bana ait olmayan bir hayat bu. Ben bu degilim, boyle degilim. Hayat boyle iste. Sen hayaller kurarken basina gelenler. Sans diye birsey var, birilerini alip sinifin en arka siralarindan en one atarken, digerlerinin hakettiklerini bile elinden aliveriyor. Yillar yili yolunu bekledigim, gozunun icine baktigim, dokunurken titredigim adami, her sabah, kosarak gittigim, gece yarilarina kadar bikmadan usanmadan calistigim isimi aliverdi elimden. Bundan 4 yil once neler hayal ederdim. Deli gibi asik oldugum bir adam, deli gibi asik oldugum bir isim vardi. Bugune bak...Sadece bir kere daha, siyah elbisemi, kirmizi ayakkabi giyip, kivircik saclarimla o adama kosmak isterdim. Hesabi odemek isterdim, bilsin ki benim de maddi bagimsizligim var diye, bir kere daha tobul ellerine dokunmak, kokusunu icime cekmek isterdim. Olmaz biliyorum ama ben yine de cok isterdim. Bir kerecik daha...Dilimde bir sarki oldu gercegim.

Giderek aci vermez biten seyler
Kayitsiz bir razi olus baslar
Aldirma deli gonlum, giden gitsin sen sarkiar soyle icinden bosver

http://fizy.com/#s/1lril6

26 Ağustos 2010 Perşembe

Yeni Hayat


Hadi yeni hayatimi annatayim. It gibi sabaha kadar sokaklarda icki icerek, kariya kiza bakarak geciyor geceler. Hic yeni birsey yok. Bir iki is kovaliyoruz, hepsi son asamada. Bakalim, gorecegiz. Hi deyince olmuyor bu isler.

Yinede cok guzel Turkiyede yasamamak. Hic ama hic ozlemiyorum vallahi. Sadece arkadaslarimi ozledim, onlar da bu berdus hayatina cok kolay uyum saglarlar zira. Babam olsa ne derdi, berdusun arkadasi berdus olur.

Icki cok ucuz, sigara pahali. E., yeni ev arkadasim kendisi, cok komik ya. 30 yasinda geldigim noktaya bakin, evde kaldim, bir ev arkadasim var, belirli bir isim yok, sabahlara kadar bar pavyon geziyorum. Her genc kizin ruyasi :-))

Sonum ne olur sorusunun cevabini dusunmekten yoruldum. Bir de boyle yasayayim bakalim hayati. Bu vakte kadar hep sorumlu, gercekci, caliskan bir insandim. Son duragim, 30 yasinda Hong Kong pavyonlari oldu. Bakalim boyle kaygisizca yasarken son durak ne olur? Kesinlikle kaygiliyim, cok cok kaygiliyim ama bir seyi biliyorum artik, sen secemiyorsun bicok seyi. Hayat seni alip goturuyor, tamamen sanstan ibaret bence hayat. O olmayinca olmuyor, sen parcala kendini. Amannnn, ne olacaksa olsun....
Asagidaki de, bugunun sarkisi olsun. kral fm sekli Hong Kong'lu A.dan tum sevenlerine...

http://fizy.com/#s/1ahwoa

22 Ağustos 2010 Pazar

California


Nede guzelmis California. Melekler sehri Los Angeles hayal kirikligi sadece. San Fransiscooooo, ruyalarimin sehri olarak kaldi.
Cok cok guzeldi. Las Vegas son duragimdi. Bir kere gormeye deger, onun disinda bes para etmez gozumde. 2 gun,3.gun olay mahalini terketmekte fayda var. Ve Steinbeck'in Canery Row'u, Sardilya Sokagi. O sokaklarda yurumek. Salinas, ah Salinas. Fahiselerin, iyi kalpli ama yoksul insanlarin arka sokaklari, genelevleri, gocmenleriyle Salinas.

Keske komik birseyler olsa hep birlikte gulsek, ama yok. Zor gunler...Sancili bekleyis devam ediyor. Yeni yerler gormek ne guzel sey aslinda. Yada benim gibi, hayati ayakustu yasayan insanlara iyi geliyor bu gezme isleri. 30 yasina geldim hala tek derdim, yiyelim, icelim, gezelim. Bak yine ayni soru, nasil bir insanim ben ya? Babam olsa ne derdi, BERDUS!

Bu arada, her yerde, herkes Ejderha Dovmeli Kiz'i okuyor. Go Lisbeth goooooo!

5 Ağustos 2010 Perşembe

Soyleyemediklerim


Simdi bir seyler soylemek lazim. Keske, umudumdan once bitseydi omrum.
Umutsuzluk hastaligina tutuldum, gecmiyor ne yapsam. Cabalarken, ellerimin arasindan kayip gidiyor hayat. Ve caresizlik...
Bitip tukenmeyen bir caresizlik. Ask alindi elimden, is alindi. Siradaki?

Talihsizlikler firtinasi hukum suruyor ruhumda. Sonsuz bir kabusu yasiyorum sanki, uyanamiyorum. En kotu tarafiysa o kabusla yasamaya alistim sanki. Basarisizliklarin, hep yarim kalan islerin, belki istikrarsizligin surukledigi bir limandayim. Bu aralar Meksika Korfezine dusmus bir kus gibi hissediyorum. Ben basimi cikarmaya, gozlerimi acmaya calistikca uzerime uzerime geliyor petrol tabakasi. Kapkara...

Yoruldum, cok yoruldum. Intihar etmek bir secimdir, hayatina son vermek. Belki de son yillarda beni en uzen seye cozum olur. Ne askta ne iste hic soz soyleme hakkim olmadi, benim hayatima baskalari karar verdi. E. bile cekip giderken, benim iyiligimi dusundugunu soyleyecektir muhtemelen. Mumkunse iyilik yapmayin bana artik, n'olur, n"olur, cok canim aciyor. Belki intihar etmek, bir yerden kovulmadan, terkedilmeden, onlar beni gondermeden benim olay mahalini terketmemdir. Istifa etmektir hayat adli muesseseden.

En iyiler genellikle
intihar ederler
sadece kaçmak için
ve o geride kalanlar
asla tam olarak anlayamazlar
neden biri
onlardan kaçmak istesin ki..! der Bukowski...

1 Ağustos 2010 Pazar

Biraz Sessizlik



Susarak yasamayi ogreniyorum. Suskunlugum o yuzden...Gececek biliyorum. Canim cok yaniyor, icim aciyor, sanki parca parca etimi kopariyorlar, nefes alamazmisim gibi oluyor. Biliyorum ama, hepsi gececek...Hepsi gececek ve kaldigi yerden devam edecek hayat, kalanlar icin. Ben hep kalanlardan olurum, birileri gider, ben sadece arkalarindan bakmakla yetinirim. Bir kere, sadece bir kere, sadece bir kere, sadece bir kere, sadece bir kere istiyorum. Bir dilegim var sadece...Ama olmaz biliyorum.

Yorgunum, caresizim, el kapilarinda bicareyim...

Buyuk usta Marquez'in sozu geliyor aklima, O oyku artik gecmiste kaldi, simdi onemli olan bir sonraki. Ya ben neyi bekliyorum usta?