23 Haziran 2010 Çarşamba

Sanghay Expo


Tren istasyonuna gittik Miki ile. Kimi ortada isiyor, kimi tukuruyor. Ilginc insanlar bu Cinliler. Bambaska bir yer.Kimse bir kelime ingilizce bilmiyor. Herkes birbirini itip kakiyor. Ben de cigirtkan, dovusken ve kaba mizacimla bunlara cok kolay uyum sagladim. Tren istasyonunda siraya girmiyorlar, sadece bir kargasa var. beklemek canima yetti. Mikiye dedim, yigidim sen burda kal, ben kalabaligi dagitayim, kahramanca carpisarak. Elimde de kocaman bi semsiye. Vuyyyyyyyyyt hafakanlar basti diye bagrirarak dalmisim kalabaliga. Insanligi ogreticem size diyerekten, Allah ne verdiyse diyeyim ben size. Fiziksel ustunlugum cok yardimci oluyor ama hayatta kalmama. Super yaaa...Cok cok sevdim ben buralari, cok isterdim buralarda kalmak, yasamak. O kadar cok sevdim ki! Bir kac gunlugune de olsa issizligi, tezi ve baska herseyi unuttum. Cok alisik olmadigim bi duygu ama sanirim mutluyum. Yok ben mutluluga inanmam, egleniyorum, huzurluyum. Herkes her yerde kumar oynuyor. Ben de katiliyorum onnara, kahkahalar atiyoruz. Sanirim, bul karayi al parayi cinsi. Bagris cigris,kargasa, nasil bir dinamizm bu. Ben buraya aitim...

Expo'dan bahsetmeden olmaz tabi. Utancla soyluyorum ama, ulkemin pavilyonu basitlik, cirkinlik ve manasizlikta ilk uce kesin girer. Begenmedigim Dogu Avrupalilarin bile bir pavilyonlari var, millet sirada. Cok sukur, Turkiyeninkinde kimsecikler yoktu.
Yinede, HER ZAMAN HER YERDE GONLUMUZ SENLE TURKIYE...

17 Haziran 2010 Perşembe

Iste Cin


Huangzhou'ya geldim. Nasil bir insanim ben ya? Nasil bir sans bu? Urumci'nin yil donumunde geldim Cin'e. Alarma gecmislerdir ugursuz Neco geldi diye. Cin Konsoloslugu Turklere vize vermeyi durdurmus. Sanirim, Turklerin dunya uzerindeki imaji, bir grup eli bos insan, gemiye, trene falan dolup uzerlerine vazife olmayan konulara mudahele ederler. Tamam, biraz kolay gaza geliyoruz ama...Asil dangalak, FIFA'ýa vuvuzelayi engelleyemedikleri icin dava acan Izmirli avukat. Len manyak, sana demezler mi, senin ulken burada bile degil diye. Turkler cildirmis olmali...

Neyse, Yongfu koyune gittim. Cin'de hac bolgesi. Haci deyze deyin bundan sonna bana. Tapinak gezdim, tutsuler yaktim.. Cennet gibi masallah vatanin bu kosesi. Emme velakin, diyeceklerim var. Sanirim, insan olan insan buralara gelmez diyerek otele fazla yatirim yapilmamis. Ha gelen de zati dangalaktir felsefesiyle yola cikilarak buralara bu parayi istiyorlar bence. Ama hakikaten insanda bi utanma olur, bi durur dusunur yani buraya bu parayi isterken.

Bildigin 4 duvar, 2 sandalye. Zaten tepe bayir. Beni terlikle geldim, tirmanislar icin kostumum musait degil. Hakkatten doga muhtesem ama nedem dogayi? 640 metreden gecen teleferige bindim. Oh my godddddddddd!

13 Haziran 2010 Pazar

Homesick


Inanmasi zor ama homesick oldum. Yok lan, rahat batti bence. Isim siralamasiyla, B,D,G, O, Y, cok ozledim hepinizi yaaaaa.
Kendimi alkole verdim, tutmayin icicem.

Bence ben delirmisim. Eskiden fulsac icerdim ucuz diye, ama vallahi bir duzelme olmadi. Ya ucuz da olsa, insan en azindan bi pleasebo etkisi bekliyor;o da yok. Bilmeyenler icin not: Fulsac, ssk'nin prozac'i.

Yok yok, bunlarin hepsi cinnet oncesi sendromlari. Gucci'den, Prada'dan nasil aliyor bu cekik gozluler. Cinnetim depresti onlari gorunce. Indirimde canta 6000 Euro kapanin elinde kaliyor. Hakkatten, kacirilacak firsat degil. Yetisin bacilar! Yuce rappim, hani dersen ki sevgili kulum katil olmasin, iki insanin gunahina girmesin, bir omur mapus damlarinda curumesin; Gucci'den alisveris yapmak da tedavi edici olabilir. Yarali, zavalli, bicare, terkedilmis bir genc kiz ucurumun kenarindan dondurulebilir. Hayali, umudu bile iyi geldi bak simdiden.

Genc kizdan kastimiz, 28 yasinda, hafif etine dolgun, issiz, yurt disinda yasamasi tercih nedeni ama 3 buyuk sehirde de yasiyor olabilir, sosyal guvencesi olan, evi olan taliplere acik bir sahsiyettir. Ilgilenenlere duyurulur. Talipler, dul yada bosanmis olabilir. Cocugu olmamalidir. Zira, konuyla ilgili kotu bir deneyim vardir, elde fena patlamistir. Bak yine cinnetim depresti. Ibreti alem olsun diye, herkesler duysun bilsin diye o adi, serefsiz hayvanin resmini mi yayinlasam acaba? Koydum bile haaa, saga bakiniz. Ne hayvaniysa iste o, domuzumsu, ayimsi bisey!

12 Haziran 2010 Cumartesi

Sabaha Kadar Dans...


Oglum, nasil bi icki icmek yafu bu? M. dunya kupasi maclarini izlemeye gidiyor her aksam ben de pesinde. Tabi maclar Guney Afrika'da, burasi Asya; saat farki nedeniyle sabah bese kadar mac var. En sevdigim iki sey, icki ve sigaraya vesile oluyor yani. Allah razi olsun dunya kupasi isini organize edenlerden. Olulerine rahmet eylesin gani gani, tuttuklari altin olsun.

Uzuntu ve stresten sol gozum kapandi yine, daha once de olmustu. Kari yiyip, icip, geziyor; oturdugu yerden de soyleniyor diye dusunmeyin; hicbir sey gorundugu gibi olmayabiliyor. C'est la vie...

Hong Kong'da Turk kahvesi icip fal baktirmak, benim gibi akildan noksanlara has bir durum. Neyse, ogretim gorevlisi bir adam girecekmis hayatima, Hayatimin aski olacakmis. Abla, bi git isine, kafa bulma dedim. Ilginc, yakin bir zamana kadar deli gibi asik olabilecegim bir ogretim gorevlisi vardi, artik yok.

11 Haziran 2010 Cuma

Hong Kong'da...

Hong Kong'dan sevgilerle...Dun, dunya kupasi basladi bir ironiyle. Mandela'nin 13 yasindaki torunu oldu acilis konserinden gelirken yaptigi trafik kazasinda. Tum sevinclerimi golgeleyen bir sey olmasi sadece benim basima gelir saniyordum, yanilmisim. Tanrinin farkli mizah anlayisi is basinda yine. Bu aralar iyice bir cozuttu zira. Acilen bir ofke yonetimi seansina katilmasi gerekiyor yada anti depresana ihtiyaci var, egosuna yeniliyor.

Cin turuna cikacaktim, cikamam. Yanimda i. vardi. Oglum, hani Cin dunyanin en ucuz yeriydi len, adam tokatliyor bunlar, dedim. Yer mi Turk cocugu? Ben anladim ki, fakirsen her yerde fakirsin. Sadece, fakirlik skalasindaki yerin degisiyor. Turkiye'de az fakirim, Cin'de daha az fakirim, Italya'da cok fakirim gibi. Delirmisler Allah canimi alsin yada dayak yememisler diyecegim ama duzenli dayak vardir sanirim Cin'de. Yeterli olmamis demek ki. Trenler guvenilir degilmis, yapacak birsey yok, Abbas yolcu. Suursuzlugun en guzel tarafi bu, korkularin olmuyor. Kelle koltukta turizm deyip dusuyorsun yollara. Neymis, Sanghay - Pekin 48 saatmis, eeeeee?
Delinin aklina akil erer mi? Benim vakit sikintim yok, nakit sikintim var deyip devam...Ki, atalarimin at sirtinda gectigi colleri ben trende gecmisim cok mu deyip baglarim konuyu Nihat Dogan tadinda.

Hala cinnetim gitmedi. Bi cinnet gecirsem, iki insan devirsem bana iyi gelecek biliyorum. Basarili, mutlu, iyimser insanlara sinir oluyorum Y. disinda. Etrafimda baska da yok zaten bu niteliklere sahip bir insan. Hmmm, C. var gerci. Onu da cok cok severim. O sadece sansli, Y. basarili ve sansli. Benim etrafimdaki insanlarin genelde tek kurtulus yolu SANStir. Onun disinda duzen, nizam, disiplin, caliskanlik falan filan sadece sansin diger bilesenleridir. Psikopata bagladim, oze donus!

Ben bu yuksek lisans tezinden sonra iyice delirdim. Tamam, normalde de cok akilli degildim ama, issizlik, terkedilmislik, fakirlik,basarisizlik iyice delirtti beni.
Vuyyyyyy, hafakanlar basti yine beni. Kadin programlarina ciksam, sikayet etsem tez danismanimi. Allah bin belasini veresice, boynu bicaklar altinda galasicaaaa diye cigrinsam; faydasi olur mu acep? Bu arada, kendisi hayatimda en gordugum en zarif, en beyefendi, en medeni adamdir. Ruhunda gercek bir yikima sebep olurum, daha toparlanamaz. Gercek bir bilim insanini, bir akademisyeni cokertirim vallaha. Yakinimdakiler bilirler zira, insan yipratma konusunda oldukca iddialiyimdir. Bunu dusunecegim!

9 Haziran 2010 Çarşamba

Yine bir yol...

Yine, yeniden, yeni bir yere. Ne kadar bildik de olsa gittigim yerler...Her yeni yer, yeni bir heyecan!

Cocuklugumda Almancilar vardi. Almanya'ya salca, bulgur, tereyagi ve peynir tasirlardi. Su saat itibariyle, beni de Dortmund Yurdum Spor taraftari Ozlem Ozturk olarak cagirabilirsiniz. Gittigim ulkede valizimi acarlarsa, vergiye tabii tutulabilirim. Muhtemelen, bufe acacagimi dusunecekler. Yada akil noksanligim olduguna kanaat getirirler, ki ben de kendileriyle hem fikirim. Saglikli bir insan Istanbul'dan Hong Kong'a semiz otu, tere, yada kiraz tasir mi? Neyse, gidalarimi kaptirmaktansa, pasaportuma akil hastasi damgasi vurulmasini tercih ederim.

Yollara dusme vakti geldi yine. Cok cok cok mutluyum, gidiyorum buralardan...

thy.jpg